ALEMDAR, GÜVENLİK-İŞ 3. OLAĞAN GENEL KURULUNA KATILDI
TÜRK-İŞ Genel Teşkilatlandırma Sekreteri ve Sendikamız Genel Başkanı Eyüp Alemdar, Güvenlik-İş Sendikası’nın 3. Olağan Genel Kuruluna katılarak Divan Başkanlığı görevini yerine getirdi. Genel Kurul, 6-7 Nisan 2019 tarihlerinde, Büyük Anadolu Otel Downtown’da gerçekleştirildi. Genel Kurula ayrıca TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, TÜRK-İŞ Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat, Sendikamız Genel Sekreteri Metin Güney, Sendikamız Genel Mali Sekreteri Osman Aksoy, TÜRK-İŞ’e bağlı sendikalarımızın genel başkan ve yöneticileri; İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy, MHP Grup Başkan Vekili ve Sakarya Milletvekili Muhammed Levent Bülbül, İYİ Parti Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş, Genel Kurul delegeleri, yabancı konuklar ve çok sayıda davetli katıldı.
KONFEDERASYONUMUZUN EN GENÇ VE BAŞARILI SENDİKASI
Güvenlik-İş Genel Kurulunda Divan Başkanlığına seçilen TÜRK-İŞ Genel Teşkilatlandırma Sekreteri ve Sendikamız Genel Başkanı Eyüp Alemdar, bir konuşma yaparak Genel Kurula seslendi. Alemdar, Güvenlik-İş’in, konfederasyonumuz TÜRK-İŞ’in en genç sendikası olmasına rağmen başarılı ve özverili çalışmalarıyla tüm TÜRK-İŞ ailesi için gurur kaynağı olduğunu söyledi. Alemdar, “Güvenlik-İş’i, beş yıl gibi kısa bir sürede 40 bin üyeye sahip, büyük ve üçlü bir sendika olarak görmek bize ayrı bir mutluluk veriyor. Güvenlik-İş’in ortaya koyduğu başarı ve vizyon, hepimiz için gurur kaynağı olmuştur. Örneğin Güvenlik-İş Sendikası, özel güvenlik işçileri için ilk toplu iş sözleşmesini imzalayarak ülkemiz sendikal tarihine geçmiştir. Bu nedenle sizler de sendikanızla ne kadar gurur duysanız azdır.” şeklinde konuştu.
TAŞERON SORUNU DEVAM EDİYOR
Taşeronda çalışırken sürekli işçi kadrosuna geçirildikleri halde sorunları çözülmeyen çalışanlara da değinen Alemdar, bu konuda çok büyük mücadeleler verildiğini ve verilmeye devam edileceğini kaydetti. Alemdar, “Çıkarılan kanun hükmünde kararname ile kamuda taşeronda çalışan arkadaşlarımızın büyük çoğunluğunun kadroya geçirilmesini sağladık. Ancak taşerondan kadroya geçen arkadaşlarımız için mücadele henüz bitmedi. TÜRK-İŞ olarak bu işin halen peşindeyiz. Çünkü taşeron konusu yalnızca birkaç sendikamızın değil, tüm sendikalarımızın ortak sorunudur.” dedi. Alemdar, Koop-İş’in örgütlü olduğu işyerlerinde, 30 binin üzerinde taşeron işçisinin kadroya geçirildiğini, fakat öngörülen düzenleme gereğince sürekli işçi kadrolarına geçenler çalışanların, asıl işyerinin kurulu bulunduğu işkolundan bildirilmediğine dikkat çekti. Alemdar, “Daha kötüsü bu arkadaşlarımız, enflasyonun yüzde 20’leri aştığı bir dönemde, altışar aylık dönemler halinde %4 ücret zammı alabiliyor, bu kardeşlerimize enflasyon farkı da verilmiyor. Taşerondan kadroya geçirilen ve ücretleri zaten düşük olan bu arkadaşlarımıza enflasyon farkı verilmemesi de adaletle, hakla, hukukla hiç bağdaşmıyor.” şeklinde konuştu. Alemdar, “TÜRK-İŞ olarak hükümetimizden açıkça talep ediyoruz. Bu yıl bağıtlanacak kamu kesimi toplu iş sözleşmelerinden, taşerondan kadroya geçen arkadaşlarımız da yararlanmalıdır. Onlar da artık kamu işçisi olduğuna göre bu sözleşmeden onlar da yararlanmalıdır. Bunu özellikle talep ediyoruz ve bu konuda ısrarcı olmaya devam edeceğiz.” dedi.
SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ İÇİN ÖRGÜTLÜ OLMALIYIZ
Taşeron konusunda olduğu gibi çalışma yaşamına ilişkin diğer soruların çözümünün de örgütlü olmaktan, büyümekten ve güçlenmekten geçtiğini söyleyen Alemdar, “Örgütlenme yalnızca sayısal bir büyüklük değildir. Daha paylaşımcı, daha demokratik bir toplum için gerekliliktir. Çünkü biz ne kadar örgütlü ve güçlü olursak, demokrasimiz de o oranda güçlü olur. Böylece hak ve özgürlüklerimiz de o oranda gelişir. Bu nedenle bulunduğunuz illerde TÜRK-İŞ temsilcileriyle ortaklaşa bir çaba içinde olmalısınız. Yalnızca kendi sendikanız için değil, her sendikanın örgütlenme çabasına katkı vermelisiniz.” dedi. Alemdar sözlerini şöyle noktaladı: “Ucuz işçilik, esnek çalışma, taşeronlaşma… Bunlar dünyanın her yerinde yaşanıyor. Tüm dünyayı tek bir pazara çeviren küresel sermaye, bir yandan da inanılmaz ölçüde büyüyor. Ekonomileri güçleniyor, ticaret katlanarak artıyor, karları patlıyor… Ancak diğer yandan emeğin bu büyümeden ve zenginlikten aldığı pay azalıyor. Dünyamızda ekonomik olarak büyük bir adaletsizlik, haksızlık var. İşte bu nedenlerle biz emeği ve alınteriyle geçinenlerin daha çok paylaşmaya, dayanışmaya, birlik ve beraberlik içinde olmaya ihtiyacımız var. Böylesi bir mücadelenin içinde, bu kutsal çatı altında sizlerle birlikte olmaktan gurur ve mutluluk duyuyoruz.”
Koop-İş Sendikası Basın Bürosu
Bir yanıt yazın